Ev aksesuarları üreticileri ahşap üzerine oydukları herhangi bir form, vücutlarına yaptıkları dövmeler, şarkı sözleri ve oyunlarının sözlerine zorunlu bir anlam yüklemezler. Eğer, oyulmuş ahşap, dövme şekilleri veya dans figürünün neden böyle yapıldığı sorulacak olursa, genellikle «bizlerden önce babalarımız da böyle yaparlardı» şeklinde yeterince açık ve doyurucu bir cevap vereceklerdir…»
Dr. Seligman pek çok antropologdan fazlasını yaparak şu savları öne sürüyor. «Böyle bir eseri güzel olduğu ’için kabul edilmesi ve estetik olmayan değerin bilinçli olarak reddedilmesi konusunda daha iyi bir örnek olamaz, ayrıca süs eşyaları zevkinin aslında kendine özgü olduğu düşüncesi yaygındır. Bu toplumun eşyalarından kaç tanesinin oymalarla kaplı olduğu, çizgilerle çentiklendiği, yakarak yaptıkları süslemeler hakkında kendilerinin anlattıkları açıklayıcı bilgiler de bu görüşü doğrulayın niteliktedir,
Onlar bu desenleri yaparken kendilerini belirli bir düşünceye bağlı görürler, ama çoğu kez biz bu bağlantıyı anlayamayız, kelebek desenleri herhangi bir şekilde bilinen bir nesneyi hatırlatmaz.
Bu süslemeleri, tanıdığımız bir aksesuara benzetmeye kalkışırsak yaptığımız yorumlamaların ne ölçüde yanlışlıklara yol açacağı ortadadır.
Bir tasarımcı, toplumsal geleneklere bağlı üretilmiş bu desenlerde bir istridye kabuğu, bir yaprak, bir insan formu v.b. görür. Kafalarındaki düşünce öylesine sabitleşmişdir ki, biri bu desenlerin anlamını sorsa yüzlerinde bir şaşkınlık ifadesi görür.